28 Temmuz 2008 Pazartesi

Açlığın Gerçek Sorumlusu:Hatalı Politikalar



Dünya üzerinde hergün binlerce kişi açlık yüzünden hayatını kaybediyor. Oysa bu ölümler önlenebilir. Zira gıda krizinin gerçek sebepleri, hatalı siyasi, iktisadi ve sosyal politikalar olarak sıralanıyor.
Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü, Roma Konferansı'nda 37 ülkenin acil gıda yardımına ihtiyaç duyduğunu açıkladı. Bu ülkelerden 21 Afrika'da, 10'u Asya'da, 5'i de Orta ve Güney Amerika'da. Listede dünyanın en varsıl ülkelerin bulunduğu Avrupa'da da acil yardıma ihtiyaç duyan bir ülkenin bulunması dikkat çekti. Bu ülke Moldova.

"Gerçek neden yoksulluk"

Oysa dünyada, toplam nüfustan çok daha fazla kişinin beslenmesini sağlayacak yeterlilikte gıda mevcut. Doğanın kendisi, yetersiz beslenmeye ve açlıktan dolayı ölümlere yol açmıyor. Dünya Gıda ve Tarım Örgütü, yirmi yıl önce, sorunun daha çok siyasi iradeyle ilgili olduğunu tespit etmişti. Alman Açlıkla Mücadele Örgütü Genel Sekreteri Hans-Joachim Preuss'a göre açlığın temel nedeni yoksulluk. İnsanlığın neredeyse yarısı günde iki dolardan az, beşte biriyse bir dolardan az bir parayla hayatta kalmaya çalışıyor. Akşamları aç karınla uykuya dalmak zorunda kalan bu insanlar eksik beslenme nedeniyle ölüm tehlikesi altında.

Açlığın en büyük düşmanı istihdam

Hükümetlerin, işyerleri açarak istihdam olanaklarını başarılı bir şekilde arttırmayı başardığı ülkelerde açlık çekenlerin oranları azalıyor. Buna karşın keyfiyet ve diktatörlükle yönetilen ülkelerde açlık ve bundan kaynaklanan ölümler hakim oluyor. Bu ülkelerin büyük çoğunluğu Afrika'da. Bir dönem gıda ihraç eden ülkeler arasında yer alan Zimbabve, şimdi gıda yardımına muhtaç bir ülke konumunda ve kötü yönetim sonucunda neler yaşanabileceğine ilişkin önemli bir örnek.
Alman uzman Hans-Joachim Preuss açlıkla mücadelede olumlu adımlar atan iki ülkeye dikkat çekti. Preuss, "Açlıkla mücadele konusunda son yıllarda yaşanan en olumlu gelişmeler konusunda Hindistan ve Çin'e bakmak gerekir. Bu iki ülkede açlık çekenlerin oranında önemli düzeyde düşüş yaşandı" diye konuştu.

Gelişmekte olan ülkelerin sorumlulukları

Açlıkla mücadelenin en önemli halkası iş olanaklarının arttırılması ve bu yolla alım gücünün arttırılması. Burada sorumluluğu gelişmekte olan ülkelerin kendileri üstlenmeli. Tıpkı Çin ve Hindistan gibi, özel sektör güçlendirilmeli, devletin ekonomiye müdahalesi sınırlandırmalı ve yolsuzlukla mücadele edilmeli.

Sanayi ülkeleri fırsat vermeli

Alman Açlıkla Mücadele Örgütü'nden Hans-Joachim Preuss sanayi ülkelere de görev düştüğü görüşünde. Preuss şu noktalara dikkat çekti: "Bizler yoksul ülkelerin pazarlarımıza ulaşmaları için gümrükleri, vergileri ve harçları hafifletmeli ve bu yolla onlara bir şans tanımalıyız. Böylelikle sözkonusu ülkelerde talep artar ve daha fazla gıda üretilir. "

Karl Zawadzky

Hiç yorum yok: